لِيَجْزِيَ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ مِنْ فَضْلِه۪ۜ اِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْكَافِر۪ينَ
Duyuru
Daralt
Henüz duyuru yok.
Rûm Sûresi, 45. Ayet
Daralt
X
-
"Zira Allah, iman edip rızasına uygun davrananları lütfuyla ödüllendirecektir. Şüphesiz O, inkârcıları sevmez!'
Zira Allah, iman edip rızasına uygun davrananları lütfuyla ödüllendirecektir. Bu beyan, sevap ve karşılığın zorunlu oluşunun lütuf sonucu olduğunu göstermektedir. Hikmet açısından bunun zorunlu olması söz konusu değildir. Çünkü Allah öyle nimetler vermiştir ki bu nimetlerin bırakın tümünün, birinin dahi şükrünü eda etmeye güçleri yetmez. Durum böyle olduğuna göre sevap ve karşılığın zorunlu oluşu lütuf gereğidir. Yoksa bunun hak edilmesi ve bunun gerekliliği sebebiyle değildir. Cezalaıın zorunluluğu ise hak etmeye dayalıdır. Zira cezanm zorunluluğu hikmet açısından gereklidir. Bundan dolayı sevap ile ceza birbirinden ayrılmaktadır. Zira Allah, iman edip rızasına uygun davrananları lütfuyla ödüllendirecektir. Bu İlâhi beyanın şu mânaya gelmesi mümkündür: Yani O, dünyada yaptıkları iyilikler dolayısıyla onları âhirette ödüllendirecektir. Bu, onun lütfundandır. Onlar bu lütfuyla buna kavuşmuşlardır. En doğrusunu Allah bilir.
Yorum
Yorum