Duyuru

Daralt
Henüz duyuru yok.

Rûm Sûresi, 35. Ayet

Daralt
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Tümünü Temizle
Yeni Mesajlar

  • Rûm Sûresi, 35. Ayet

    اَمْ اَنْزَلْنَا عَلَيْهِمْ سُلْطَاناً فَهُوَ يَتَكَلَّمُ بِمَا كَانُوا بِه۪ يُشْرِكُونَ​

  • #2
    Em enzelnâ ‘aleyhim sultânen fehuve yetekellemu bimâ kânû bihi yuşrikûn(e)

    Yorum


    • #3
      ''Yoksa onlara bir kanıt indirmişiz de o mu şirk koşmalarını söylüyor?"

      Yoksa onlara bir kanıt indirmişiz de o mu şirk koşmalarını söylüyor? Bazıları şöyle demiştir: Yoksa indirdik mi? Yani evet indirmişiz. Onlara bir kanıt. Yani kesin delil. O, şirk koştuklarını söylüyor. Yani benimsedikleri inancın tevhit değil, şirk olduğunu onlara açıklıyor ve bildiriyor. Çünkü onlar kendilerinin tevhit ehli olduklarını ve taptıkları putlara sadece kendilerini Allaha yaklaştırsınlar diye ve bunların Allah katında kendilerine şefaatçi olmaları için taptıklarını ileri sürüyorlardı. Buna göre Cenâb-ı Hak şöyle buyurmaktadır: Bilakis onlara, söz konusu inançlarının tevhit değil şirk olduğuna dair bir kanıt indirdik. Ya onlara bir kanıt mı indirdik? Onların şirk koştukları durumu emretsin veya bunun mübah olduğunu bildirsin diye. Tıpkı şu ilâhı beyanda belirtildiği gibi: İnsan arzu ettiği her şeye sahip olabilir mi ki? Buna göre yoksa onlara bir kanıt mı indirdik. mealindeki ilâhı beyan şu mânadadır: Yani onlara şirke dair bir kanıt indirmedik, dolayısıyla içinde bulundukları şirk koşma inancım kendilerine emreden bir kanıt yoktur. Onlar ise şirkin Allah’ın emri olduğunu iddia ediyorlardı. Tıpkı şu İlahî beyanda belirtildiği gibi: “Allah da bize bunu emretti” ilâhı beyanında bildirildiği gibi. Dolayısıyla bu beyanda kâfirlere karşı iki delil söz konusudur. Bunlardan biri şudur: Belirttiğimiz gibi onlar, bunun Allah’ın emri olduğunu iddia ediyorlardı. Cenâb-ı Hak. kendilerine bunu emrettiğine dair sözlerinde onların yalancı olduklarını bildirmektedir. Bilakis O, onlara bunu emretmemiş ve bunun mübah olduğuna dair bir delil veya kitap indirmemiştir. ikinci delil şudur: Cenâb-ı Hak putlara tapmalarına dair onların akılsızlıklarını hatırlatmaktadır. Çünkü onlar putlara tapıyorlardı ve bunları ilâh olarak niteliyorlardı. Halbuki onların bu konuda istedikleri bir kanıt da yoktu. Ayrıca onlar, nübüvvetine ve tehdit ettiği azaba dair olarak peygamberden, kendilerine üstün gelecek ve iman etmeye mecbur bırakacak mûcizeler istiyorlardı. Bu durum onun peygamber olduğunu bildiren mûcizeyi onlara verdikten sonradır. Kulluk yapmak, kendisine kulluk edilen varlık için nübüvvetten daha büyüktür. Dolayısıyla sizler, Allah’ın dışındaki varlıklara tapmanın mübah olduğuna dair kendiniz için delil ve üstün kılan bir delil aramadığınıza göre nasıl olur da peygamberden nübüvvetin ispatı için üstün kılan mûcize talep edersiniz?

      Bazıları şöyle demiştir: Yoksa onlara bir kanıt mı indirdik? Yani içinde kendileri için bir mazeret bulunan bir kitap. Bu kitap onların şirk içinde bulunduklarına şahitlik etmektedir.​

      Yorum

      İşleniyor...
      X