Duyuru

Daralt
Henüz duyuru yok.

Kasas Sûresi, 70. Ayet

Daralt
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Tümünü Temizle
Yeni Mesajlar

  • Kasas Sûresi, 70. Ayet

    وَهُوَ اللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۜ لَهُ الْحَمْدُ فِي الْاُو۫لٰى وَالْاٰخِرَةِۘ وَلَهُ الْحُكْمُ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ​

  • #2
    Vehuva(A)llâhu lâ ilâhe illâ hu(ve)(s) lehu-lhamdu fî-l-ûlâ vel-âḣira(ti)(s) velehu-lhukmu ve-ileyhi turce’ûn(e)

    Yorum


    • #3
      "İşte O, Allah'tır; O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur, hüküm de O'nundur; sadece O'na döndürüleceksiniz."

      İşte O, Allah'tır; O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur, hüküm de O'nundur. Hüküm de O'nundur sözü şu ilâhî beyan gibidir: "Rabb'in tercih eder, onların tercih hakkı yoktur". Önceden belirttik ki "Rabb'in tercih eder, işlerinde onların tercih hakkı yoktur" meâlindeki âyet iki şekilde yorumlanabilir. Birincisi şudur: Kendi işlerinde tercih hakkı Allah Teâlânındır, onların bir tercih hakkı yoktur, onlar kendileri hakkında tercih edilmiş olanı gidermeye de güçleri yoktur. İkinci yorum ise şudur: Allah Teâlâ, onların işlerinde kendilerine tercih hakkı irade eder, çünkü Cenâb-ı Hak onların işlerinde faydalı olanı, en uygun ve en yararlı olanlarla ilişkili hususları bilir. Kendileri ise bu durumları bilmemektedir. Dünyada ve âhirete hüküm O'nundur sözü de bu anlamdadır. Yaratılmışların varlığı, kendilerine ait değil Cenâb- Hakk'a aittir. Durumlarında hüküm O'nun olduğu gibi, iş ve fiillerinde de hüküm O'nundur. Çünkü O'nun hükmüne hata ilişmez, zira O, bizâtihî âlimdir. Aynı şekilde zararı giderme veya yararlı olanı sağlamakta O'na suçlama da ilişmez. Çünkü Cenâb- Hak bizâtihî muhtaç değildir. Dolayısıyla her iki dünyada da hüküm O'nundur. Başarıya ulaştıran sadece Allah'tır.

      Önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur. Bu ilâhî beyan birkaç şekilde yorumlanabilir. Birincisi tevil ehlinin şu sözleridir: Allah dostları dünyada ve âhirette de cennette O'na hamdederler. Nitekim onlar şöyle demiştir: "Bizden tasayı gideren Allah'a hamdolsun. Doğrusu Rabbimiz çok bağışlayıcıdır, şükrün karşılığını eksiksiz vermektedir". Alimler bu durumun cennete girdikleri zaman olduğunu söylemiştir.

      İkinci yorum olarak bazı âlimler şöyle demiştir: Önünde de sonunda da sözü "göklerde ve yerde" anlamına gelir. Şu ilâhî beyanlar bu düşünceyi doğrulamaktadır: "Göklerde ve yerde her türlü övgü O'na mahsustur", "Göklerdekiler ve yerdekiler hep O'nu tesbih ederler", "Yedi gök, yer ve bunlarda bulunanlar O'nu tesbih eder".

      Üçüncü yorum şudur: Önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur. Cenâb-ı Hak dünya nimetlerinde düşmanlarını ve dostlarını ortak yapmıştır. Bu hususta herhangi bir ayırım ve farklılık bulunmamaktadır. Ahirete gelince Cenâb- Hak bu hususta dostları ve düşmanları ayırmıştır. Cenâb-ı Hak, dostları için ebedî nimetler hazırlamış, düşmanları için ise ebedî azap hazırlamıştır. Buna karşılık hamd O'na mahsustur.

      Dördüncü yorum şudur: Cenab-ı Hak dünyayı imtihan yurdu, âhireti de imtihan değil, inanç ve davranışlara karşılıklarını verme yurdu yaptığı için önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur. Bir diğer seçenek olarak önünde de sonunda da hamd O'na mahsustur ilahi beyanı şu mânaya da gelebilir: Yani her durumda ve her vakitte insanların yaptığı hamd O'na mahsustur. Tıpkı şu ilahi beyanda olduğu gibi: "Ve duaları, âlemlerin Rabb'i olan Allah'a hamdolsun diyerek son bulur". Onlar her işin başlangıcında ve sonunda O'na hamdederler.

      Yorum

      İşleniyor...
      X