Duyuru

Daralt
Henüz duyuru yok.

Şuarâ Sûresi, 155. Ayet

Daralt
X
 
  • Filtre
  • Zaman
  • Göster
Tümünü Temizle
Yeni Mesajlar

  • Şuarâ Sûresi, 155. Ayet

    قَالَ هٰذِه۪ نَاقَةٌ لَهَا شِرْبٌ وَلَكُمْ شِرْبُ يَوْمٍ مَعْلُومٍۚ​

  • #2
    Kâle hâżihi nâkatun lehâ şirbun velekum şirbu yevmin ma’lûm(in)

    Yorum


    • #3
      “‘Salih, ‘İşte (mûcize) bu dişi devedir; onun bir su içme hakkı vardır, belli bir günün içme hakkı da sizindir’ dedi.”

      Salih, İşte (mûcize) bu dişi devedir; onun bir su içme hakkı vardır, belli bir günün içme hakkı da sizindir...dedi. Müfessirler şöyle dediler: Su aralarında taksim edilmiş haldeydi; bir gün onlara bir gün de deveye aitti. Buna da belli bir günün içme hakkı da sizindir ifadesini delil olarak kullanmışlardır. Mademki onların belli bir günleri vardı, öyle olunca devenin de belli bir günü olmalıydı. Ancak âyette onların dedikleri gibi olduğuna dair bir açıklama yoktur. Bir başka İlâhî beyanda anlatılan şudur: “Bir de onlara, suyun aralarında paylaşımlı olacağını bildir. Her hissenin sahibi (suyun) başına gelsin”. Bu âyetin zâhiri suyun aralarında içme ile değil (zaman itibariyle) taksim edilmiş olduğuna işaret ediyor. Onun bir su içme hakkı vardır, belli bir günün içme hakkı da sizindir. Suyun aralarında bir kısmı kendilerinin bir kısmı da devenin olacak şekilde olması da mümkündür. Sonra suyun kendilerinin olduğu malum günde, o gün için devenin herhangi bir payı yoktu. En doğrusunu Allah bilir.

      Daha öncede belirttiğimiz gibi onların kitaplarında yer alan bu haberler Resûlullah için delil olmak üzere anlatılmıştır. Bu itibarla kitapta her ne varsa onunla yetinip üzerine ilâvede bulunmamak gerekir. Aksi takdirde onlara, yani Ehl-i Kitaba, kitaplarında olan haberi verdiği için onlara karşı delil olma özelliğini kaybetmesi ve bu yüzden Hz. Peygamber’i tekzip etmeleri gibi bir endişe kaçınılmaz olur.​

      Yorum

      İşleniyor...
      X