Tanrının mahiyeti ve vahyin mahiyeti gibi konular tarih boyunca nihai bir sonuca ulaştırılamayan konulardır. Bunlar genellikle aklın ve bilginin sınırları dışında kabul edilmişlerdir. Oysa din dilinde diyagramatik ifade biçiminin yer yer kullanıldığı düşünülürse, izah edilemeyen birçok konunun açıklığa kavuşacağı görülebilir.
Diyagramlar, herhangi bir yeri ya da olayı çeşitli şekiller ve renklendirmeler yoluyla göstermeye yarayan grafiklerdir. Bu grafikler, gerçeğin kendisini değil, bir çeşit temsilini gösterirler. Örneğin İstanbul metro hatları haritasını (İstanbul Raylı Sistemler Ağ Haritası) ele alalım. Bu haritada her hat farklı renklerle ve güzergahlar da keskin düz çizgilerle gösterilir. Oysa gerçekte metro hatlarının renklerle hiçbir ilgisi olmadığı gibi, güzergahlar da haritada gösterildiği gibi düz değil, birçok eğriden ibarettir.
Din dili de bazı yönlerden diyagramlara benzer. Ancak bu benzerlikten, gerçekte var olmayanın pratik gayeler için varmış gibi gösterildiği anlamı çıkarılmamalı; aklın ve bilginin ulaşamayacağı bir alanın ifade edilmesinde bir araç olarak kullanıldığı şeklinde anlaşılmalıdır.